Yaratılışın İlk Doğanı Olan İsa - En Çok Yanlış Anlaşılan Ayetlerden Biri

Koloseliler 1:15’te İsa’ya atıfta bulunan “tüm yaratılışın ilk doğanı” ifadesi ne anlama geliyor? Ne anlama gelmiyor? Ve neden sıklıkla yanlış anlaşılıyor?

Tanrı’yı Çizmek

Hikaye, oldukça hayal gücü olan küçük bir kızdan bahsediyor. Adı Jennifer’dı ve anaokulu sınıfında, anaokulu öğrencilerinin çoğunlukla yaptığı şeyi yapıyordu. Bir sanat ödevi için renkli kalemlerini ve kâğıtlarını eline almış, harıl harıl çalışarak bir şaheser yaratıyordu.

Öğretmeni sınıfta dolaşarak öğrencilerin omzunun üzerinden bakıyor, çalışmalarından dolayı onları övüyor ve cesaretlendiriyordu. Ama sonra Jennifer’ın yanına geldi. “Jennifer, tatlım, ne çizmeye çalışıyorsun sen böyle?”

O zeki beş yaşındaki çocuk, tam bir güvenle yukarı baktı ve “Tanrı’yı çiziyorum,” dedi, sonra işine geri döndü. Öğretmenin yüzünde bir gülümseme belirdi ve içten içe kıkırdadı; sonra tüm engin bilgeliği ve bilgisiyle cevap verdi, “Ama Jennifer, kimse Tanrı’nın neye benzediğini bilmiyor.” Jennifer hiç vakit kaybetmeden çalışmaya devam etti ve “Bir dakika içinde öğrenecekler” dedi.

Görünmeyeni Görmek

Yuhanna İncili’nde bize hiç kimsenin görünmez Tanrı’yı (ilahi görkeminin doluluğunda) görmediği söylenir. O’nu görmek, doğamızdaki günahkârlık nedeniyle anında ölüm anlamına gelirdi (Mısır’dan Çıkış 33:20). Ancak iyi haber şudur ki, Tanrı beden alarak ve insan şekline bürünerek kendisini bizim dayanabileceğimiz bir şekilde açıklamayı seçmiştir (Yuhanna 1:14.18; Filipililer 2:8). O’nun adı İsa’dır ve Yeni Antlaşma’nın tutarlı tanıklığı, O’nun bize tanıtılan tam Tanrı olduğudur (Filipililer 2:6-8; İbraniler 1:1-3).

Sizi bilmem ama ben her zaman birinci yüzyıldaki insanların İsa’yla karşılaştıklarında ne gördüklerini hayal etmeye çalışmışımdır. Dünyanın farklı yerlerine seyahat ettikçe her kültürün İsa’nın nasıl görünmüş olabileceğine dair kendi anlayışına sahip olduğunu fark ettim. Yakın zamanda yaptığım bir Japonya seyahatinde, bir müjde broşüründe hikâyedeki çizgi film karakterinin Japon bir İsa’ya çok benzemesi beni şaşırttı.

Bu durum Afrika’nın bazı bölgelerinde ve Batı dünyasında da geçerlidir. İsa’yı kendimize benzer şekilde kavramsallaştırırız. Kilisede, uzun kahverengi saçlı ve mavi gözlü, beyaz tenli bir İsa’nın Getsemani bahçesinde dua ettiği bir resme bakarak büyüdüğümü hatırlıyorum. Ama gerçek şu ki, İsa siyah, beyaz ya da Asyalı görünümlü değildi. O Orta Doğulu bir Yahudi’ydi.

Cildi büyük olasılıkla zeytin renginde, belki de bronzlaşmış bir görünümde olurdu. Hayatının büyük bir kısmında bir marangozun oğlu olarak çalışan bir adam olarak, büyük ihtimalle güçlü bir yapıya ve doğal, sağlam görünümlü bir dış görünüşe sahip olurdu. Saçları büyük olasılıkla kısaydı ve yüzü sakalla kaplıydı. Tüm bunlar Yahudi erkeklerin çoğunun ortak görünümü olabilirdi. Genel olarak, İsa’nın muhtemelen ortalama görünümlü bir adam olduğunu söylemek oldukça doğrudur. Çünkü Yahuda tarafından ihanete uğradığında, Yahuda Roma askerlerine O’nu bir yanağından öperek işaret etmeyi önceden ayarlamıştı. Bu durum, görünüşünün diğerlerinden pek de farklı olmadığını düşündürebilir; ancak bu sadece bir spekülasyondur.

Özetle, Yeni Antlaşma bize İsa’nın nasıl göründüğüne dair çok az bilgi verir. Dürüst olmak gerekirse, elçilerin bize bu tür bilgileri vermesi gerçekten de gerekli değildi. Ama İsa’nın insan biçiminde Tanrı olduğunu kanıtlamak gerekliydi (1. Yuhanna 4:2). Çarmıhta bizim yerimize geçen kefaret kurbanı rolü bu gerçeğe bağlıdır.

Headline

Yine de Gnostikler gibi birçok sahte öğretmen, tüm fiziksel maddenin kötü olduğunu, sadece ruhun veya maddi olmayan şeylerin iyi olduğunu öğretti. Bu nedenle İsa’nın sadece insan gibi görünmüş olabileceğini ama gerçekte büyük olasılıkla bir hayalet ya da ruh olduğunu ileri sürdüler. Bazıları da onun Tanrı tarafından yaratılmış bir tür göksel melek olabileceğini öne sürdü.

İsa’nın bir tür yaratılmış melek olduğu şeklindeki bu son fikir, erken kilise döneminden beri yayılan, ancak son zamanlarda Yehova Şahitleri (YŞ) tarafından öne sürülen doktrinsel bir sapkınlıktır. Onların yanlış öğretilerine göre İsa, gökten dünyaya gönderilen ve İsa olan (geçici bir insan ve bir insandan başka bir şey olmayan) ilk yaratılmış melekten, Başmelek Mikael’den başka bir şey değildi.

Yeryüzündeyken bir insan olmasına rağmen, Yehova Şahitleri ölümüyle birlikte insanlığının tamamen yok olduğunu ve “bir kez daha baş melek Mikail olmak üzere cennete dönen ölümsüz bir ruh”Ridenour, Fritz: So What’s the Difference? A Look at 20 Worldviews, Faiths and Religions and How They Compare to Christianity (Ventura Books, 2001), s. 123. olarak dirildiğini öğretirler. Dahası, Tanrı’nın ya da Yehova’nın evrendeki diğer her şeyi bu yaratılmış melek (Mesih olan Mikail) aracılığıyla yarattığını söylerler. Dolayısıyla onların öğretilerine göre İsa “daha düşük bir tanrı” olabilir, ancak Yüce Tanrı ya da Yehova’nın kendisine eşit değildir ve insan olmadan önce kesinlikle yaratılmış bir varlıktı.Bu, Kutsal Ruh’un tanrılığını ve cehennemin varlığını da reddeden ve Mesih’in 1914’te ruhsal olarak (gerçek anlamda değil) dünyaya döndüğünü ve şu anda Watchtower Society’nin mutlak otoritesi aracılığıyla ruhsal olarak hüküm sürdüğünü savunan Yehova’nın Şahitlerinin kurucusu Charles Taze Russell'ın öğretisiydi.

Yehova’nın Şahitleri iddialarını kanıtlamak için, yüzeysel olarak tezlerini destekliyor gibi görünen, ancak daha detaylı bir araştırma yapıldığında savlarını doğrulamayan bir ayeti sıklıkla kötüye kullanırlar. Bu ayet Koloseliler 1:15’tir:

Görünmez Tanrı’nın görünümü, bütün yaratılışın ilk doğanı O’dur.
Koloseliler 1:15

Yehova’nın Şahitlerinin iddiası, elçi Pavlus’un Mesih’ten yaratılmış bir varlık olarak söz ettiğidir. Ancak, “ilk doğan” kelimesinin genellikle bir aileye doğan ilk çocuk anlamına gelmesi doğru olsa da, bu belirli durumda kelimenin anlamı bu değildir ve bağlam ile çevreleyen ayetler bunu açıkça ortaya koyar (ki bunu birazdan göreceğiz).

İlk Doğan İfadesinin Anlamı

Ancak öncelikle, ilk doğan ifadesinin çok farklı bir anlamda kullanılabileceğini belirtmek önemlidir. Aynı zamanda pozisyon, rütbe veya öne çıkma fikrine de atıfta bulunabilir. Eski Ahit’te ailesinin doğum sırasına göre sonuncu olan ama “ilk oğlu, dünyadaki kralların en yücesi” (Mezmur 89:27) olarak meshedilen Kral Davut’un durumu da böyleydi.

Bu durum İsrail halkı için de geçerliydi. İsrail’in bir ulus olarak yeryüzünde doğan ilk halk olmadığı açıktır (Rab ulusu kurmadan önce nesiller yaşamıştır). Yine de Rab Musa’ya Mısır Kralı Firavun’a “İsrail benim ilk oğlumdur” demesini söyledi (Mısır’dan Çıkış 4:22). Başka bir deyişle, İsrail, Tanrı’nın seçtiği, öncelik ve Vaat Edilen Toprakların mirasını alacak olan halk olarak ayrıcalıklı bir konuma sahipti ve bu nedenle “mirasçı”ydı.

Aynı üstünlük ve rütbe fikri Yakup ve Esav için de geçerliydi; Esav önce doğmuştu ama vaat edilen miras yine de “ilk doğan” sayılan küçük kardeş Yakup’a gitti.

Tüm bu örnekler, İsa’ya sadece ilk doğan unvanı verildiği için onun yaratılmış bir varlık olduğu sonucuna varmanın gerekli olmadığını gösterir. Her zaman kronolojiyle ilgili değildir. Dahası, ilk doğan ifadesinin o şekilde yorumlanması bağlam nedeniyle mantıklı değildir. Pavlus’un 15. ayetin ilk bölümünde söylediği gibi, İsa “görünmez Tanrı’nın görünümüdür”. Bu nedenle, Tanrı’nın görünümü ile yaratılmamıştır, aksine Tanrı’nın görünümüdür. Başka bir deyişle, O, Tanrı’nın suretidir (“O’nun varlığının öz görünümüdür” - İbraniler 1:3), yani Tanrı’nın Kendisidir.

Yaratılmamış Yaratıcı İsa

Buna ek olarak, sonraki iki ayette Pavlus İsa’ya “her şeyden önce var olan” Yaratıcı rolünü atfeder:

16 Nitekim yerde ve gökte, görünen ve görünmeyen her şey –tahtlar, egemenlikler, yönetimler, hükümranlıklar– O’nda yaratıldı. Her şey O’nun aracılığıyla ve O’nun için yaratıldı. 17 Her şeyden önce var olan O’dur ve her şey varlığını O’nda sürdürmektedir.
Koloseliler 1:16-17

Eğer gerçekten de yerde ve gökteki “her şey” İsa tarafından yaratıldıysa, o zaman İsa’nın kendisinin yaratılmış bir varlık olduğunu söylemenin hiçbir mantığı yoktur. Dahası, Pavlus’un İsa’nın “her şeyden önce” olduğunu söylemesi, İsa’nın yaratılıştan önce var olduğu, dolayısıyla sonsuza dek var olduğu anlamına gelir.

İlk doğan ifadesinin bu yakın bağlamı Yehova’nın Şahitlerinin İsa’nın yaratılmış bir varlık olduğu yorumunu reddeder. Tam tersine, Pavlus İsa’nın her şeyi yaratan Tanrı olduğunu ve tüm yaratılışın O’nun aracılığıyla ve O’nun için yaratıldığını ve O’nun tarafından sürdürüldüğünü savunur.

Yuhanna İncili de Yehova’nın Şahitlerinin İsa’nın yaratılmış bir varlık olduğu iddiasını çabucak çürütür. Yuhanna 1:3’te elçi şöyle yazar:

Her şey O’nun aracılığıyla var oldu, var olan hiçbir şey O’nsuz olmadı.
Yuhanna 1:3

Yuhanna şöyle der: “Her şey O’nun aracılığıyla yaratıldı.” Bu nedenle, Üçlü Birlik’in ikinci kişisi olan İsa, “yapılmış” bir şey olarak görülemez, bunun yerine Yaratıcı’nın kendisidir!

Yalanlar ve Sapkınlıklar

Yehova Şahitlerinin bu fikre ne denli bağlı olduklarını göstermek için, kendi Kutsal Kitap çevirilerinde Koloseliler 1:15-17 ayetine, kelime orijinal Yunanca metinde olmamasına rağmen “diğer” kelimesini eklediler ve diğer bazı kelimelerin anlamını değiştirdiler:

15 Bu oğul, görünmez Tanrı’nın yansımasıOrijinal Grekçe εἰκών = “suret”, “benzerlik”, “tasvir”, tüm yaratılanlarınOrijinal Grekçe πάσης κτίσεως = “bütün yaratılış” ilkidirOrijinal Grekçe πρωτότοκος = “ilk doğan”. 16 Çünkü göklerde ve yeryüzünde var olan, görünür ve görünmez her şey; tahtlar, hâkimiyetler, yönetimler ve makamlar; hepsi onun aracılığıyla yaratıldı. Her şey onun aracılığıyla ve onun için yaratıldı. 17 O [diğer]Bu kelime orijinal Grekçe metinde yoktur. tüm şeylerden öncedirOrijinal Grekçe αὐτός ἐστιν πρὸ πάντων = “her şeyden öncedir”. Geçmiş zaman değil (yani “her şeyden önceydi” demiyor), Şimdiki Zaman kullanılır ve burada O’nun önceden varoluşundan çok, her şeydeki üstünlüğünün söz konusu olduğunu ve bunun da ilk doğan ifadesinin bu ayetteki amaçlanan anlamı olduğunu gösterir. ve hepsi onun aracılığıyla var edilmiştir.
Yehova’nın Şahitleri’nin Yeni Dünya ÇevirisiYehova’nın Şahitlerinin değiştirilmiş Yeni Dünya Çevirisi’nin ayetlerini aşağıdaki çevirilerle karşılaştırın:

Kutsal Kitap Yeni Çeviri:
“Görünmez Tanrı’nın görünümü, bütün yaratılışın ilk doğanı O’dur. Nitekim yerde ve gökte, görünen ve görünmeyen her şey – tahtlar, egemenlikler, yönetimler, hükümranlıklar – O’nda yaratıldı. Her şey O’nun aracılığıyla ve O’nun için yaratıldı. Her şeyden önce var olan O’dur ve her şey varlığını O’nda sürdürmektedir.”

Kitabı Mukaddes Eski Çeviri:
“Görünmez Allahın sureti, bütün hilkatin ilk doğanı odur; çünkü göklerde ve yeryüzünde, görünen ve görünmiyen, gerek tahtlar, gerek hâkimiyetler, gerek riyasetler, gerek hükûmetler, bütün şeyler onda yaratıldı; bütün şeyler onun vasıtası ile, ve onun için yaratılmıştır; hepsinden evel olan kendisidir, ve bütün şeyler onda kaimdir.”

Word English Bible Türkçe Çevirisi
“Görünmez Tarnı’nın sureti, tüm yaratılışın ilk doğanı O’dur. Çünkü göklerde ve yerde, görünen ve görünmeyen her şey; tahtlar, egemenlikler, yönetimler, hükümranlıklar O’nda yaratıldı. Her şey O’nun aracılığıyla ve O’nun için yaratılmıştır. O her şeyden öncedir ve her şey O’nda birbirine bağlı durmaktadır.”

Çevirilerine “diğer” kelimesini ekleyerek, İsa’nın önce Tanrı tarafından “yaratıldığını” ve daha sonra tüm “diğer” şeylerin İsa tarafından yaratıldığını ima etmeye çalışıyorlar. Bu, akademik sahtekârlıktan başka bir şey değildir, çünkü “diğer” kelimesi ne orijinalde vardır ne de bağlamdaki başka bir şey tarafından ima edilir.

Bu nedenle Kutsal Kitap’ın yanlış kullanıldığında (ya da bu durumda teolojik bir gündemi desteklemek uğruna yanlış tercüme edildiğinde) tehlikeli bir kitap haline gelebileceğini öne sürüyorum.

Fotoğrafçılıkla ilgilenen herkes bilir ki, fotoğraf makinesinin ayarları düzgün yapılmadığında, resim bozuk ya da bulanık çıkabilir. Birisi Kutsal Kitap’ı bağlamına bakmadan ya da Kutsal Kitap’ın başka yerlerde açıkça öğrettiklerini göz ardı ederek yorumladığında da durum böyledir.

İsa’nın fiziksel bir portresine sahip olamasak da, Kutsal Yazıları doğru yorumladığımızda kesinlikle uygun bir teolojik portre keşfedebiliriz; ve Tanrı’nın çizdiği şey bir şaheserdi.



Bu makale Eric J. Bargerhuff’ın “Most Misused Verses in the Bible - Surprising Ways God's Word is Misunderstood” adlı kitabının “Jesus As the Firstborn Over All Creation” başlıklı 8. bölümünden alınmış ve Tanrı’yı Arzulamak ekibi tarafından Türkçe’ye çevrilmiştir.

Dipnotlar

Yorumlar